AKMER'in toplantısında çocuklarımız umut verdi

Aksa İlim ve Davet Merkezi AKMER'in 4. Tanışma ve Değerlendirme Toplantısı İstanbul'da gerçekleşti. İlim ve davet halkalarının mensupları, gönüllüler ve yakın çalışma grubu temsilcilerinin katıldığı program ilgiyle takip edildi. Özellikle çocukların gösterileri gelecek adına umut vericiydi.


AKMER'in toplantısında çocuklarımız umut verdi Aksa İlim ve Davet Merkezi AKMER'in 4. Tanışma ve Değerlendirme Toplantısı İstanbul’da gerçekleşti. İlim ve davet halkalarının mensupları, gönüllüler ve yakın çalışma grubu temsilcilerinin katıldığı program, 1 yılını geride bırakan AKSA ÇOCUK KULÜBÜ öğrencileri ve Ev Okulu öğrencilerinin gösterileriyle zenginlik kazandı.

Sunuculuğunu Erkan Altungül’ün  yaptığı program, Kur’an’ı Kerim’den Rabbimizin ayetlerinin okuması ve okunan ayetlerin mealinin aktarılması ile başladı. Program’da Kur'an'ı Kerim'i Adnan Altuntaş, mealini ise Erhan Cancı aktardı.

Programın açılış konuşmasını Aksa İlim ve Davet Merkezi AKMER yönetimi adına Gökhan Çalışkan gerçekleştirdi.

“Allah’tan, çalışmalarımıza hayırlar ve bereket nasip etmesini diliyor, hepinizi Allah’ın selamı ile selamlıyorum” diyerek konuşmasına başlayan Gökhan Çalışkan ilk olarak şunları söyledi:

 “AKMER, Toplumsal Dönüşümün Gerçekleşeceği İlim ve Davet Merkezlerinin sorumlu fertlerini yetiştirmeyi kendi görev bilmekte, bu doğrultuda çalışmalarını sürdürmektedir.

‘Tek bir insanın kurtuluşunun bütün insanlığı kurtarmak’ gibi olduğunu bizlere öğreten bir Peygamberin ümmeti olarak, sabırla adımlarımızı atmaktayız. HAMD OLSUN Kİ, tek bir kişinin hidayetine vesile olmanın, üzerine güneş doğan günden daha hayırlı olduğunu bizlere anlatan bir Nebinin takipçileriyiz…

İnsanın yüreği, fethedilmeyi bekleyen ilk kaledir… O yüreklere ulaşamayanların, toplumların dönüşümüne bir katkı yapamayacağını biliyor ve bu doğrultuda hareket etmeye çalışıyoruz.”

Tevhid, Adalet ve Merhamet ilkelerinin yol haritamız olduğunu ifade eden Gökhan Çalışkan, “Yalnızca Allah’a kulluk eden, kim olursa olsun, kime karşı olursa olsun Adaletten ayrılmayan, insana, çevreye merhametle bakan duruşumuzu inancımızın merkezine aldık.” dedi.

Gökhan Çalışkan daha sonra son 1 yıllık faaliyetlerle ilgili de bilgi verdi:

AKMER çalışmalarının temelini ilim ve davet programlarının oluşturduğunu söyleyen Gökhan Çalışkan,  Allah’a karşı sorumluluklarının farkına varmış, imani değerlerine bağlı, güzel ahlak sahibi, vasat ve dengeli bireylerin, ancak gelecek adına umut olabileceğinin farkında olarak ilim ve davet merkezlerindeki ilmi çabalara ağırlık verdiklerini belirtti.

Kur’an’ın doğru anlaşılması ve hayatımızda ki etkisinin arttırılması endişesiyle halka açık bir şekilde Tefsir Derslerinin düzenlendiğini hatırlatan Çalışkan, ayrıca, her bir çalışma bölgesinde, Hz.Peygamber(s.)’in örnekliğinin doğru bir şekilde anlaşılmasına dönük siyer derslerinin yapılmakta olduğunu vurguladı.

Gökhan Çalışkan AKMER faaliyetlerini şu cümlelerle özetledi:

“İlim ve Davet halklarımızda Peygamberlerin gönderiliş gayesi olan TEVHİD inancının kökleşebilmesi, sorumlu, ihlaslı örnek fertlerin yetişebilmesi amacıyla ilmi programlarımızı yürütmeye çalışmaktayız.

Gerek içimizden eğitimcilerin yetişmesi, gerekse ihtiyacımızın olduğu konularda bilgilenme sağlanması amacıyla bu sene de “Aylık Programlar” gerçekleştirdik. Her yıl farklı üst başlıklarla sürdürmeyi düşündüğümüz Alternatif Eğitim Programlarımızı bu sene "Bilinç Sohbetleri" şeklinde tanımladık. Bu programlarda temel inanç esaslarımıza dönük bilinç kazandırıcı konuları tercih ettik.

Kasım ayıyla birlikte başlattığımız bu çalışmamızda Hicret, İman, Cemaat, Sabır, Hamd ve İstikamet Bilinci konularını sırasıyla işlemeye çalıştık.”

Gökhan Çalışkan, Aksa Çocuk Kulübünün birinci öğretim yılını geride bıraktığını, “Her yaşta ilim ve davet” parolası gereği Aksa Çocuk Kulübümüzde 4-6 Yaş arası çocuklarımızla ilgilenildiğini ve temel ahlaki, islami, insani değerlerin tohumlarının ekilmesine çalışıldığını belirtti.

8-14 yaş arası çocuklarımızla ilgilenilen Yaz Okulu ve Ev Okulu projeleri hakkında da bilgi veren Gökhan Çalışkan, “artık daha bir tecrübe kazanan, kazanımlarını bizzat evlatlarımızın üzerinde gördüğümüz bu projemizin önemini en çok siz veliler bilmektesiniz. Fesat kokan bir çağda evlatlarımızı, çocuklarımızı doğru yetiştirebilmenin derdini taşıyan siz değerli anne ve babaların bizlere verdiği destek, bu konudaki cesaretimizi daha da arttırmaktadır.” dedi.

Gençlerimizle ilgili olarak da “Sabikun Gençlik Hareketi” ile erkek ve kız gruplarına “Aylık Kitap Okuma” programları düzenlendiğini, kamplar ve geziler organize edildiğini belirten Gökhan Çalışkan, ayrıca, “önce yakın çevre ve komşularla, sonra da ümmet bilinci gereği bölge ülkelerde ki Müslümanlarla ekmeğimizi bölüştük savaşın mağduru olan Suriyeli kardeşlerimize ve Siyonist israil’in kuşatmasıyla yıllardır ambargo altında bulunan Gazzeli kardeşlerimize elimizi uzattık ve sizlerin ellerini onlarla buluşturduk.” dedi.

Çalışkan, Ramazan ayı içerisinde açılması planlanan Sarıyer temsilciliğinin de müjdesini verdi ve hakkını verebilmeyi ümit ettiklerini dile getirdi.

Gökhan Çalışkan konuşmasını,“Bizler; Rabbimize, önümüzü açtığı, yolumuzu aydınlattığı için hamd ediyoruz. Ve O’ndan daima, yardımını hak edecek bir inancı, duruşu, ahlakı taşıyabilmemiz için, sabır ve kararlılık niyaz ediyoruz.Elele, kardeşçe, samimi duygularla başlattığımız bu kutlu yürüyüşün hayırlara vesile olmasını Rabbimizden diliyor, hayırlarda yarışmaya, yardımlaşmaya siz değerli kardeşlerimizi de davet ediyoruz…duası ve çağrısıyla sonlandırdı.

Açılış ve Selamlama konuşmasının ardından AKMER’in son bir yıllık faaliyetlerinin yer aldığı Sinevizyon gösterisi izlettirildi.

Aksa Çocuk kulübü ve ev okulu öğrencilerinin, izleyenleri mutlu eden, umutlandıran düşündürücü mesajlar içeren güzel gösterilerinin ardından Aksa İlim ve Davet Merkezi AKMER’in çalışmalarına rehberlik yapan yazar Hamza Er,  bir konuşma gerçekleştirdi.

“Yaratan, yaşatan, rızık veren, hayatın, ölümün ve ahiretin sahibi olan, emreden, değer, ölçü nizam koyarak bizleri yeryüzünde sahipsiz, rehbersiz bırakmayan, en güzel örneği, Peygamber(s)’i bizlere rehber, elçi, model olarak gönderen, şuursuzluk, umursamazlık, bencillik çağında, bizleri adım atmaya, yola çıkmaya talip Müslümanlardan kılan Allah’a hamd olsun” diyerek konuşmasına başlayan Hamza Er, AKMER’in İslami bir çalışma olduğunu, nerede İslami bir çaba ortaya çıksa, Müslüman kimliğine sahip bir hareket kendini gösterse, hemen orada siz kimsiniz, kime bağlısınız, hocanız kim gibi sorularla karşı karşıya kalınıldığını söyledi.

“Bahsettiklerimizden, anlattıklarımızdan, davetimizden çok daha önce insanlar bu sorularla ilgileniyorlar, gönüllülerimiz gittikleri yerlerde bu türden sorularla karşılaşıyorlar” sözleriyle rahatsızlığını dile getiren Hamza Er,“Allah’ın ayetlerine bağlı, ona tabi olmuş, Resul’ün pak örnekliğini takip eden Müslümanlarız dediğimizde bu muhatabımız için yeterli olmuyor. Bu türden insanlar sizi, illa bir siyasi hareketin arka bahçesi veya köklü bir dergâhın bağlısı veya dış bağlantıları olan bir örgütün parçası gibi kalıplara sokmak istiyor.” dedi.

Konuşmasında bu sorulara cevap olacak sözler sarf edeceğini belirten Hamza Er, Allah’ın bizlere verdiği “Müslim, mü’min, muvahhid” gibi ünvanlarla yetinilmesi gerektiğinin, bunun dışında “şucu, bucu” gibi yakıştırmalardan kaçınılmasının önemine vurgu yaptı.

“Tarafımız kim, kime bağlıyız, yaptığımız işlerimizdeki emirleri kimden alıyoruz” gibi merak edilen soruları cevaplamak istediğini belirten Er, hiçbir örgüt, politik hareket ve platformun temsilcisi, üyesi olmadıklarını, toplumun önünde, şeffaf, sicili temiz, çizgisi net ve anlaşılır bir hareket olduklarını vurguladı.

Hamza Er konuşmasının bu bölümünde şunları söyledi:

-        Bizler, bizleri sadece kendisine ibadet, itaat etmeye davet eden Allah’a bağlıyız.

-        Varlık gayemizi sadece kendisine kul olmak şeklinde tanımlayan, işaret eden Rabbimizin tarafıyız.

-        Bizleri güzel, salih ameller, işler yapmamız için yeryüzüne sevk eden Allah’tan emir alıyoruz.

-        Yeryüzünün imarına, ihyasına bizleri memur kılan yüce kudretin emrindeyiz.

-        İnsanlığa hayat veren mesajı, vahyi gönderen rahmanın tarafıyız ve bu mesajın takipçileriyiz.

-        Adil olun, Adalet yapın, en yakınlarınız aleyhinde bile olsa Adaletten ayrılmayın emrini veren Allah’ın yolundayız.

-        Yeryüzünde iyiliği, hayrı, hakkı, sabrı ve merhameti yayın, insanları bu değerlere davet edin buyruğunun sahibine bağlıyız.

-        Yetimi gözetmemizi, yoksulu doyurmamızı bekleyen, kazancımızı infakla temizlememizi isteyen Allah’ın kullarıyız.

-        Aileye önem veren, eşlerimiz ve çocuklarımızı bizlere emanet kılanın, onları ilim, ahlak ve iman ile ateşten korumamızı emredenin tarafındayız.

-        Ölçüyü doğru tutun, aldatmayın, haksızlık yapmayın diyen Rabbimize sadakatle bağlıyız.

-        Fitne, fesad, zulüm, şirk ve bâtıl kalkıncaya kadar bizlerden çaba, cehd, gayret, çalışma bekleyenin tarafındayız.

-        Kocası Peygamber Hira’dan indiğinde Allah sana kötülük vermez diyerek teselli eden, varlığını O’nun yolunda seferber eden Hatice annemizin yolundayız.

-        Senin arkadaşın şaşırmış, Mekke’den Kudüs’e bir gece gidip geldiğini söylüyor dendiğinde, bunu ondan duyduysanız doğrudur, O demişse doğrudur diyerek sadakatini ortaya koyan, gerçek arkadaş Ebubekir(r)’e bağlıyız.

-        Adalet deyince akla gelen ilk kişi olan, yüzüğünde “Nasihatçi olarak ölüm kâfîdir ey Ömer!” yazan Hz.Ömer(r)’in tarafıyız.

-        Bütün malını Allah’ın dininin yayılması için infak eden, Tebük Seferinde ordunun üçte birini kuşatan cömertlik örneği Hz.Osman(r)’ın tarafıyız.

-        Vahye küçük yaşta icabet eden, canı pahasına Peygamberin yerine ölmeye talip olan, Cesaretin, İlmin ve ferasetin numunesi Hz. Ali(r)’nin tarafıyız.

Bütün bu ifadelerden kimilerinin yine ikna olamayacağını, çünkü hayrın önünü açmak, doğru bir işe dua etmek, destek olmak gibi erdemlerin yitirildiğini belirten Hamza Er, “rakip görüyor herkes birbirini, tuhaf endişelerle geçilme, aşılma endişeleri yaşanıyor. Hayr yarışının mutluluğu, sevinci, yerini hırs ve rekabete bırakmış” sözleriyle endişelerini dile getirdi.

Allah’ın kitabını anlaşılmaz, yaşanmaz sayan anlayışlardan, Resulün(s) pak örnekliğinin, şahitliğinin sünnet yolu olduğunu göremeyerek O’nu bir obje, nesne haline getirenlerden, ibadetleri ruhu alınmış içi boş ritüel halinde anlayanlardan, bizi Allah’a yaklaştıracak rahmani yönelişi hafife alan, terk edenlerden, cahiliye ile ayrışmayı, ‘toplumdan uzaklaşmak, ötekileştirip, çatışmak’ şeklinde anlayan huysuz, geçimsiz Müslümanlardan, kendisi gibi düşünmeyenlerin yaşam hakkının olmadığına inanan bakıştan, gözünü öfke, hırs, düşmanlık, nefret bürünmüş ekollerden beri olduklarının altını çizen Hamza Er, AKMER’in Kur’an’la bağı kuvvetli, Allah Resulünü en güzel örnek ve rol model olarak gören, Resule itaati Allah’a itaat sayan, O’nun dizinin dibinde yetişmiş güzide dostlarının işaretlerini takip eden, hayata, insana, çevreye, her türlü bağnazlık ve taassuptan uzak bir şekilde bakarak, konuşulabilme, dinleyebilme, dinletebilme kapılarını sonuna kadar açık tutan, toplumsal sorunlardan uzak soyut bir daveti tercih etmeyen, dert dinleyen, sorun çözen, ıslah kaygısı güden, kazanabilme ve kazandırabilme derdini taşıyan bir hareket olduğunu vurguladı.

AKMER’in, net, açık, berrak sabitelerimiz ışığında her türlü ihtilaftan kaçınan, hayata, topluma, insana karşılığı olmayan, sorumluluklarımıza tesiri olmayan tüm konu ve konuşmalardan kendini uzak tutan bir çalışma olduğuna da değinen Er,“AKMER, faydasız iş, uğraş ve tartışmalarla oyalanmayan ‘kıyametin kopacağını bilsen de elindeki fidanı dik’ hadisinin heyecanı ile daima Salih Ameller peşinde koşan fertler yetiştirmek istemektedir. Rabbimiz niyetlerimizi halis, adımlarımızı kararlı, sözümüzü tesirli eylesin…” diyerek sözlerini sonlandırdı.


AKMER marş ve ezgi grubunun seslendirdiği parçalarla devam eden program yapılan dua ile sona erdi.